Diş ve Diş Eti Sorunları ile Beslenmenin İlişkisi

Beslenme şekli, ağız ve diş sağlığı için doğrudan ilgilendirir. Çürüklerden korunmak için ne yediğimiz kadar ne kadar sıklıkla yediğimizde önemlidir. Yiyecekler yutulmadan önce ağızdaki birikintileri  ile dişleri ve ağzı etkiler. Öğlen yemeğinden sonra abur cubur olarak yenen bisküviye göre akşam yemeği sırasında  yenen bir bisküvi daha az zararlı olacaktır. Yanlış ve zayıf beslenme genel vücut sağlığı kadar diş ve diş sağlığına da etkilidir.

Sağlıksız beslenmeye karşı ağızımız çok duyarlıdır. Diş eti hastalıkları ve erken diş kayıpları ile kötü bir nefese neden olur. Beslenme bozukluğu vücudun diğer bölgelerinden önce ağzı etkiler. Ağız içi dokular çok katlı yassı epitel ile kaplı olduğundan ağız mukozası devamlı bir yapım ve yıkım sürecinden geçer. Ağzında genel olarak 3 ila 7 gün arasında bütün hücreler yenilenir. Fakat vücud içinde oluşabilecek hasarlar daha büyük olabilir.

Bu sebeple ağız içindeki değişiklikler genel sağlığımız için bize bilgi verebilir. Ağızdaki enfeksiyonlar genel vücud sağlığımıza zarar verebilir. Bazen basit bir viral enfeksiyon sırasındaki savunma mekanizmasındaki eksiklik oluşumunda ağız içindeki bakteriler akciğerlere infiltre olarak ölümlere sebep olabilir.

Beslenme alışkanlıklarımızı düzenlemek, ağız ve diş sağlığımız için oluşabilecek zararlardan bizi koruyabilir. Beslenmeye başladığımız anda ağızda değişiklikler başlar. Bakteriler ağızdaki plağı daha asidik yapar ve bu asit diş üzerinde erimelere ve çürüklere neden olur.

Karbonhidrat içeren besinler glikoz, früktoz, maltoz ve laktoz gibi basit şekerlere bölünürler. Fermente olabilen karbonhidratlar ağızda parçalanırken diğer karbonhidratlar sindirim sisteminin değişik evrelerinde parçalanır. Bakterilerle fermente olabilen karbonhidratlar birlikte çalışarak çürük oluşumunu başlatırlar. Bunlar bisküviler, kekler, şekerli içecekler ve şekerlemelerdir. Fakat ekmek, kraker, muz ve kahvaltılık tahıllar da daha az zararlı olsalar da  bu grup içine girer.

Karbonhidratlardan gelen şekerler dişler üzerinde biriken bakteriler ile asit salgılarlar. Bu asitler dişin içindeki mineralleri çözerek demineralizasyona sebep olurlar. Bakteriler ile besin artıkları dişler üzerinde ne kadar uzun kalırsa o kadar çok asit oluşur. Kuru üzüm ve patates cipsleri gibi yapışkan karbonhidratlar asit hasarını daha çok  yapar. Çenelerin arkasında bulunan büyük azı dişlerinin üzerinde birçok girinti ve çıkıntı olduğundan besin tutulumu artar ve bu dişler çürüğe yatkın olur.

Sağlıksız besinler tüketildiklerinde anda dişlere zarar vermez. Beslenme sonrası oluşan asit dişler üzerinde yarım saat içinde etkisini gösterir. Şekerli içecekler veya şekerli kahve içen bireyler, şeker veya karbonhidratlı abur cubur alan bireyler bakterilere asit üretimi için yeterli kaynağı sağlamış olurlar. Öğün aralarında şekerli abur cubur kullanımı aynı miktarda şekeri öğün sırasında tüketimine göre daha fazla çürük oluşumuna neden olur. Kahve ve sigara tüketimi, fast food alışkanlıkları, düzensiz beslenme ve stres faktörleri diş çürüklerinin arttırmaktadır. Bisküvi, çikolata, kola ya da diğer abur cubur gıdaların sık sık tüketilmesi, ağız içerisinde bakterilerin daha çabuk çoğalmasına olanak sağlar. Asitli içeceklerin dişlerde oluşturduğu zararlarda göz ardı edilemez.

AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI İÇİN YAPILMASI GEREKENLER

Öncelikle sağlıksız besinlerden uzak durmak gerekir. Sağlıksız olarak nitelendirilen gıda maddeleri şekerli ve asitli gıdalar ile dişler üzerine yapışıp kalan, kolay temizlenemeyen maddelerdir. Bunları tamamen kesmek mümkün değildir. Bu besinleri dikkatlice tüketmek ve tüketim sonrası önlemler almak  gereklidir.

  • Ara öğünlerden uzak durarak, öğün sonrasında diş fırçalama ağız diş sağlığı için en önemli faktördür.
  • Şekerli, yapışkan ya da asitli gıdalar üç ana öğün içinde tüketilmelidir.
  • Diş fırçalanamadığında  elma, armut, havuç gibi besinler tüketilmelidir.
  • Dişlerin fırçalanmasının mümkün olmadığı durumlarda ağız temiz su ile çalkalanmalıdır.
  • Kalsiyum içeren süt ve süt ürünleri ile beslenme diş ve dişeti sağlığı için faydalıdır.
  • Proteinler diş dostu olarak kabul edilen kabul edilen gıda maddelerinin başında gelir. Vücudumuzun temel yapı taşını oluşturan bu maddeler hem dişlerin gelişimi sırasında, hem de dişler sürdükten sonra diş sağlığı açısından da mutlaka tüketilmesi gereken gıda maddeleridir.
  • Şekerli besinler tüketildikten sonra peynir gibi çürük önleyici besinler tüketmek gerekmektedir,
  • Bazı besinler tükürük akış hızını arttırarak ağızda asitleri çözerek çürük oluşumunu engeller. Elma, Sert peynirler,  Kıtır sebzeler, Turunçgiller, Acı yeşillikler.
  • Şekersiz sakız çiğnemek dişleri çürük oluşumundan korur. Şekersiz sakızlar tükürük akış hızını arttırır buda doğal bir antibakteriyel etki oluşturur.
  • Yer fıstığı  içeriğindeki fosfat nedeniyle diş dostu olarak nitelendirilebilir.
  • Beyaz undan yapılmış ekmek yerine kepekli esmer ekmek diş sağlığı açısından tercih edilmelidir.
  • Flor diş çürüğünün oluşumunu engelleyen ve  reminerilizasyon sağlayan bir elementtir. Genel olarak et balık ve tahıllarda bulunan, daha yüksek konsantrasyonlarda ise konserve hamsi, konserve meyve ve çayda flor bulunur.

Leave a Reply

Your email address will not be published.